İnternet medyasında savaş başladı!

Boyuthaber yazarı Necip Fazıl Kurt, başörtüsüne simge diyen azınlığı eleştirmek adına Fecabook`ta kurduğunu söylediği kinayeli `Sünnet Siyasal Simgedi o da yasaklansın` gurubunun birçok haber sitesi tarafından alıntılanarak kullanıldığını fakat, Haber7`nin bu grupla ilgili yaptığı haberde, analiz olarak verilen bölümü kendi metinleri gibi verdiğini ve bunun basın ahlak kurallarına aykırı olduğunu iddia etti.


İşte Necip Fazıl Kurt`un yazısı;


Bundan 5 ay kadar önce, internet üzerinden yayın yapan Facebook adlı sitede, "Sünnet siyasal simgedir. Yasaklansın !" adıyla bir grup kurdum. Grubun amacı, Türkiye "de uygulanan kimi yasakların aslında ne kadar çürük bir temele dayandığını göstermekti. Temeli 90"lı yılların ikinci yarsısına dayanan yasaklama mantığına yönelik ironik bir yaklaşımdı yalnızca.


Açıkçası, bu kadar talep göreceğini ummuyordum. Birkaç arkadaşla, yasakçı mantıklarını meşrulaştırmak için olmadık gerekçeler icad edenleri sarakaya alıyorduk altı üstü. Dedim ya, beklediğimden daha çok rağbet gördü. Grubun farkına ilk varan, Boyut Haber yazarlarından Ahmet N . Güvener . Yazısı 16 Ekim 2007 tarihini taşıyor.


Ardından, 8sütun haber yaptı bu grubu. İsim belirterek yapılan haberde, kaynak da gösterilmekteydi. Haber siteleri içinde, bu grubun farkına ilk varan 8sütun oldu. Zaten editörleri de bu durumu 8sütun"da bir haberde belirttiler. 8sütun"un bu haberi üzerine pek çok haber sitesi de, söz konusu gruptan söz etmiş oldu.


"Sünnet Siyasal Simgedir. Yasaklansın !" grubundan bahseden sonraki haber sitesi ensonhaber oldu. Ve ardından Vatan Gazetesi aynı grubu haber yaptı. Bu grupla ilgili yayımlanan bir diğer haber ise, Samanyolu Haber "de yer aldı. Bunlara bağlı olarak, pek çok haber sitesi ve gazete, bu grupla ilgili yayınlarda bulundu.


Bu arada, bir yazıyı özellikle belirteyim. Millî Gazete yazarlarından Mahmut Toptaş Hoca da, bu grubun sahiden de manifestosunda dile getirdiklerini yapmak amacında olduğunu düşünmüş olmalı ki, eleştirel bir yazı kaleme aldı Millî Gazete "deki köşesinde. Buradan kendisini temin edelim ki, sünneti yasaklamak gibi bir derdimiz ve niyetimiz yok. Sadece, yasakçı mantığın ne denli tutarsız gerekçelerle iş görmeye çalıştığını ortaya koymaya çalışıyoruz. Bunu yaparken, pek de alışılmayan bir mantık güttüğümüz için olsa gerek, zaman zaman yazılanları ciddiyetle eleştirenler çıkıyor. Müsterih olsunlar, bunların hepsi birer ironi ürünü.


Ama bu grupla ilgili olarak değinilmesi zorunlu olan asıl haber, Haber 7"de yayımlandı. Haber 7; Boyut Haber, 8sütun, EnsonHaber, Vatan Gazetesi , Haber5 ve bilumum haber sitesinin yapmadığı bir şeyi yaptı ve "Sünnet Siyasal Simgedir. Yasaklansın !" adlı grubun tanıtım metnini alıntılayıp kendi analiziymiş gibi yayımladı. Yukarıda saydığımız yayın organlarının hiçbirisi, Haber 7"nin cingözlüğüne akıl erdirememiş olmalılar ki, hepsi kaynak belirttiler. Oysa ne hikmetse, Haber 7, bu çok temel basın ilkesine uyma zorunluluğunu hissetmedi bile. Bu grupla ilgili haberin çıktığını, Facebook "taki "Sünnet Siyasal Simgedir. Yasaklansın !" grubunu açınca gördüm. Derhal, Haber 7 Genel Yayın Yönetmeni Ünal Tanık "a bir düzeltme talebinde bulundum mesaj yoluyla. Mesajın yayımlanması üzerinden yaklaşık 4 gün geçti. Ne düzeltme yapıldı, ne de cevabi bir mesaj oldu. Uzatmaya lüzum yok.


Haber 7"nin bu yayını üzerine, ekşi sözlük adlı sitede bazı yorumlar yayımlandı. Haber 7"nin yayını esas alınarak yapılan bu yorumlarda, "Sünnet Siyasal Simgedir. Yasaklansın !" grubundan Haber 7"nin kaynak belirtmeden alıntıladığı metin için bakın neler söylenmekte: "Bir Haber 7 analizinde ortaya atılan tezdir. Haber 7 internet sitesi "türban değil asıl siyasi simge sünnettir, çünkü; insanları inanan inanmayan diye ayırmaktadır" diye buyurmuştur. Bu analizle, türbana, siyasi simge diye karşı çıkanlara asıl siyasi simge sünnet olmaktır, nasıl atladınız siz bunu?! sünnet olmak insanları müslüman olanlar olmayanlar diye bölmektedir, yasaklanmalıdır, demekte, sünnetin mahalle baskısı yarattığını hatırlatmakta ve sünnet edilen çocuğa sünnet çocuğu denmesinin rejim meselesi yapılmamasına şaşırmaktadır. Bu yazının ayrıntılarını linkten okuyabilirsiniz. Analizin altına haber 7 olarak imza attıklarına göre sitenin görüşüdür."


İşte bu son cümleye dikkat edin. Ne diyor yorumcu? "Analizin altına haber 7 olarak imza attıklarına göre sitenin görüşüdür." Evet, olay budur. Eğer siz bir metnin altına imza atarsanız, o metin sizin görüşünüzdür. Ancak bir metnin altına imza atmanız için, onun sizin görüşünüz olması yetmez. Aynı zamanda, onu siz kaleme almış olmalısınız. Peki Haber 7, bu metni hangi yazarına veyâ editörüne yazdırmıştır? Cevap, hiçbirisidir. Haber 7, bu metni bir grubun tanıtım sayfasından almış, kendi hazırlamış gibi sayfasına koymuştur. Kaynak belirtmiş midir? Ne gereği var canım, nasıl olsa hepsi bizim! Peki editörün haberi olmadı, Ünal Tanık neden kendisine bu durum haber verildiği halde duruma müdahale etmemiştir? Ben meselâ Ünal Tanık "ın yazılarını alıp kendi ismimle yayımlasam olur mu? Hem ahlâken olmaz, hem de kendime yakıştıramam.


Ama, Haber 7"ye fevkalade yakışmıştır!